15.06.2013
Ömür Dediğin
Farkında olmalı insan..
Kendisinin,hayatın,olayların;
gidişatın farkında olmalı.
Farkı fark etmeli;fark ettiğini de fark ettirmemeli bazen..
Bir damlacık sudan nasıl yaratıldığını fark etmeli.
Anne karnına sığarken dünyaya neden sığmadığını
ve en sonunda bir metre karelik yere
nasıl sığmak zorunda kalacağını fark etmeli.
Şu çok geniş görünen dünyanın,
ahirete nispetle anne karnı gibi olduğunu fark etmeli.
Henüz bebekken; 'Dünya benim!' dercesine
avuçlarının sımsıkı kapalı olduğunu
ölürken de aynı avuçların;
'Her şeyi bırakıp gidiyorum işte!' dercesine apaçık kaldığını fark etmeli.
Ve kefenin cebinin bulunmadığını fark etmeli.
Baskın yeteneğini fark etmeli sonra.
Azrailin her an sürpriz yapabileceğini
nasıl yaşarsa öyle öleceğini fark etmeli insan
ve ölmeden evvel ölebilmeli.
Hayvanların yolda,kaldırımda,çöplükte ama kendisinin
güzel hazırlanmış mükellef bir sofrada yemek yediğini fark etmeli.
Eşref-i Mahlûkat (yaratılmışların en güzeli) olduğunu fark etmeli.
Ve ona göre yaşamalı.
Gülün hemen dibindeki dikeni;
dikenin hemen yanı başındaki gülü fark etmeli.
Evinde dörk kedi,iki köpek beslediği halde
çocuk sahibi olmaktan korkmanın mantıksızlığını fark etmeli.
Eşine; 'Seni çok seviyorum!' demenin
mutluluk yolundaki müthiş gücünü fark etmeli.
Dolabında asılı yirmi beş gömleğinin sadece üçünü giydiğini
ama arka sokaktaki komşusunun o beğenilmeyen
gömleklere muhtaç olduğunu fark etmeli.
Zenginliğin ve bereketin,
sofradayken önünde biriken ekmek kırıntılarını yemekte
gizlendiğini fark etmeli..
Fark etmeli..
Ömür dediğin üç gündür..
Dün geldi,geçti;yarın meçhuldür..
O halde ömür dediğin bir gündür;
o da bugündür..
Can YÜCEL
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder